T24 Eğitim
Atama beklediği sırada kanser hastalığı nükseden Işıl Taşlı, “Bizler esasen hayata 1-0 yenik başlamışız ve hayata 1-0 yenik devam ediyoruz. Buna karşın de lisans eğitimlerimizi muvaffakiyetle tamamlamışız. Öğretmen olmanın tüm kriterlerini taşıyoruz. Engelli öğretmen ataması bize verilen bir haktır. Sayı gözetmeksizin ve branş ayrımı yapılmaksızın bizlerin atamasının yapılması acilen gerekiyor” dedi.
Engelli öğretmenler, toplumsal medya üzerinden Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin‘e atama davetinde bulunuyor. Bu öğretmenlerden birisi de Işıl Taşlı. Taşlı’nın atama beklediği sırada kanser hastalığı tekrar nüksetti. ANKA Haber Ajansı’na konuşan Taşlı, 2024 Engelli KPSS imtihanına girdiğini, imtihan sonuçlarının açıklandığını ve ÖSYM’nin branş bazlı sıralamalarını dahi açıkladığını belirtti.
Taşlı, yaşadığı süreci “Şu an atamayı alabilmek için çaba veriyoruz. Ben kanser tedavisi gören bir öğretmenim. Hatta atlattığımı düşündüğüm hastalığımın 3 gün evvel metastaz yaptığını öğrendim. Sil baştan tıpkı acıları, tıpkı kahırları tekrar çekip yeni bir tedavi sürecine başlayacağım. Benim durumumda olan hastanede çok güç hastalıklarla uğraş eden arkadaşlarım var” diye anlattı.
Taşlı, engelli öğretmenlerin atamalarının yapılması için Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e seslenerek, şöyle konuştu:
“Bu atama toplumsal devlet olmanın bir gereğidir. Takvim ve kontenjan olarak bunun bir standarda bağlanması gerekir. Lakin biz uğraş ederken çok yoruluyoruz. Bizler zati hayata 1-0 yenik başlamışız ve hayata 1-0 yenik devam ediyoruz. Buna karşın de lisans eğitimlerimizi muvaffakiyetle tamamlamışız. Öğretmen olmanın tüm kriterlerini taşıyoruz. Engelli öğretmen ataması bize verilen bir haktır. Sayı gözetmeksizin ve branş ayrımı yapılmaksızın bizlerin atamasının yapılması acilen gerekiyor.
Çünkü bu süreç var olan hastalıklarımızın tetiklenip daha ağır durumlara gelmesine sebep oldu. Bunun bir örneği benim. Başka arkadaşlarımın farklı kıssaları var. Ortalarında sarsıntıda uzvunu kaybeden arkadaşlarımız, ortopedik manisi olan arkadaşlarımız, az gören arkadaşlarımız, işitme engelli arkadaşlarımız var.
Özel okullar bizlerle çalışmak istemiyorlar. Bizleri istihdam etmek istemiyorlar. Bizlerin yeri devlet takımlarıdır. Sayıca da çok azız. Bu kadar büyük bir devletin bu kadar az sayıdaki engelli öğretmenini, dezavantajlı bireyleri devlet takımlarına atamaları gerçekleştirmesi çok güç olmasa gerek düşünüyorum. Biz tüm kriterleri taşıyan engelli öğretmen arkadaşlarımızın toplu bir halde atanmasını talep ediyoruz.” (ANKA)
|
‘Gecenin Kıyısı’nda taraf tutmanın anlamsızlığı üzerine bir hikâye
|
